Yazan: Mehmet Uğur Gürkaynak
Tarımsal Piyasa Bilgi Sistemi (AMIS), küresel buğday piyasasına ilişkin son değerlendirmesini yayınladı ve üretim ve ticarette mütevazı artışlarla 2025/26 için nispeten istikrarlı bir görünüme işaret etti. Süregelen hava risklerine ve değişen uluslararası ticaret politikalarına rağmen, küresel buğday dengesi, birçok önemli üretici ülkedeki elverişli mahsul koşullarıyla desteklenerek dirençli görünmektedir.
Güçlü Mahsul Koşullarında Üretim Artıyor
AMIS'e göre, 2025 yılında küresel buğday üretiminin bir önceki sezona kıyasla marjinal bir artış göstermesi bekleniyor. Artışlar temel olarak Hindistan, Pakistan ve Ukrayna'daki üretim beklentilerinin iyileşmesinden kaynaklanıyor. Kuzey yarımkürede kışlık buğday hasadı büyük ölçüde olumlu koşullar altında başlarken, güney yarımkürede ekim iyi bir şekilde ilerliyor.
Avrupa Birliği'nde buğday mahsulleri, özellikle Bulgaristan, Romanya ve İber Yarımadası'nda ideal hava koşullarından faydalanıyor. Benzer şekilde, Rusya Federasyonu da güneyde kış buğdayı hasadına başladı ve ilkbahar buğdayı için de uygun koşullar rapor edildi. Türkiye, özellikle kuru havanın hakim olduğu Güneydoğu Anadolu'da karışık koşullar altında hasada başladı. Atlantik ötesinde, ABD'de kışlık buğday hasadı sorunsuz bir şekilde ilerlerken, Montana'daki kuraklık ilkbahar buğdayı için endişeleri artırıyor.
Bu arada, Çin'in kışlık buğday hasadı, erken sıcaklık ve kuruluktan en az düzeyde etkilenerek tamamlanmak üzere. Kanada genel olarak elverişli buğday koşulları bildirirken, güney yarımkürede son yağışlar Avustralya ve Arjantin'de mahsul gelişimini artırdı.
Revizyonlara Rağmen Talep ve Ticaret Artmaya Devam Ediyor
AMIS, özellikle Çin, Fas ve Amerika Birleşik Devletleri için daha düşük tahminler nedeniyle 2025/26 için buğday kullanımında bir önceki aya göre hafif bir düşüş öngörüyor. Bununla birlikte, gıda, yem ve sanayi sektörlerindeki istikrarlı talebin desteğiyle, genel küresel kullanımın geçen sezonki seviyelerin bir miktar üzerine çıkması bekleniyor.
Ticaret cephesinde, küresel buğday ticaretinin 2024/25 seviyesine göre yüzde 4 oranında artması bekleniyor. En son AMIS güncellemesi Çin, Fas ve BAE için ithalat beklentilerinde aşağı yönlü revizyonlar içerirken, ticaret hacmindeki genel artış değişmedi. Özellikle Rusya'nın buğday ihracatının, üretim belirsizlikleri ve yeni ticaret kısıtlamalarını yansıtacak şekilde, daha önce öngörülenden biraz daha düşük olması bekleniyor.
Politika Değişiklikleri Küresel Buğday Akışlarını Yeniden Şekillendiriyor
AMIS tarafından bildirilen bir dizi politika gelişmesi, 2025 yılının geri kalanında küresel buğday piyasalarını etkileyecek. Türkiye'de Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) buğday için taban alım fiyatlarını artırdı ve makarnalık ve değirmelik buğdayın ton başına fiyatı 13.500 TL'ye (342,64 ABD Doları) yükseldi. Çiftçilere verilecek ek primlerle birlikte nihai fiyat ton başına 16.020 TL'ye (406,60 ABD Doları) ulaşabilir ve bu da yerli tahıl üretimini desteklemek için büyük bir çabaya işaret ediyor.
Hindistan, ilk olarak Mayıs 2022'de uygulamaya koyduğu buğday ihracat yasağının süresiz olarak yürürlükte kalacağını teyit etti. Ancak hükümet, belirli ülkelerdeki gıda güvenliği ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olmak için duruma göre sınırlı sevkiyatlara onay verebilir.
İthalat tarafında ise Çin, sıkı gümrük ve karantina kontrollerine tabi olmak kaydıyla Rusya Federasyonu'ndan kaba öğütülmüş buğday girişine izin verdi. Bu arada Avrupa Komisyonu, Haziran 2025'ten itibaren geçerli olmak üzere Ukrayna'dan ithal edilen buğday, un ve mısır için tarife oranı kotalarını yeniden yürürlüğe koydu. Rusya ve Belarus'tan yapılan tarımsal ithalata yönelik yeni AB tarifelerinin Temmuz ayında yürürlüğe girecek olmasıyla birlikte ufukta başka değişiklikler de görünüyor.
Küresel Fiyatlar Dalgalanma Gösteriyor
Kuzey yarımkürede hasat mevsiminin başlamasına rağmen, küresel buğday fiyatları Haziran ayında hafif bir artış gösterdi. AMIS bu durumu bazı üretim bölgelerinde devam eden hava durumu endişelerine ve Yakın Doğu ile Karadeniz bölgesinde artan jeopolitik gerginliklere bağlıyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde fiyatlar, artan arz ve durgun ihracat talebi nedeniyle baskı altında kalırken, yağmur kaynaklı hasat gecikmeleri kalite endişelerini artırdı.
Buna karşılık, Rusya Federasyonu'nda fiyatlar kuraklığa bağlı rekolte belirsizlikleri nedeniyle yukarı yönlü ivme kazandı. Avrupa Birliği, güçlü yurtiçi üretim tahminleri ve ihracat rekabetçiliğine zarar verebilecek olan avronun yükselen değeri nedeniyle fiyatlarda hafif bir düşüş yaşadı.