Paylaş:
10 Kasım 2023
Paylaş:

“Sanayideki teşebbüsler, teşvik edecek ve cesaret verecek mahiyettedir. Fakat memleketin ağır sanayisinin kurulması bitmedikçe her nokta-i nazardan yürek istirahati duymamıza imkân yoktur. Bu sebeple memleketin sanayi teçhizatını tamamlamak için büyük gayret ve dikkatinizi çekmeyi yerinde buluyorum.” M. Kemal Atatürk

 

Dünya’da, ülkelerin tarihine çeşitli alanlarda değerler katmış ve her zaman minnet, şükran ve saygı ile anılan birçok insan vardır. Kurtuluş Savaşını başarıyla sona erdirdikten sonra modern Türkiye’nin temellerini atan Atatürk’te bizim milletimizin saygı ile andığı en öndeki ulusal liderimizdir. İşte, aradan bunca yıl geçmiş olmasına rağmen her 10 Kasım’da, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, ebediyete intikali dolayısıyla anmamız ve unutmamamız milletimizin kendisine gösterdiği sevgi ve saygının bir işaretidir. Bunun en güzel göstergesi de onu anma günleridir. Diğer bir ifadeyle milletinin O’nunla ilgili hafızasını tazelediği günlerdir.

 

 

Toplumların, inançları ve gelenekleri doğrultusunda anma ve benzeri etkinlikleri eski çağlardan beri yaptıkları bilinmektedir. Anma en basit tanımıyla, bir toplumun önem verdiği bir olayı, bir değeri, bir kişiyi her yıldönümünde çeşitli etkinliklerle, samimi bir şekilde, hatırlamasıdır. Bir başka ifadeyle, toplumun kendi değerlerini, onu temsil eden sözcük ve sembollerle anması ve yaşatmasıdır.

 

Şüphesiz ki tüm uluslar milli kahramanlarını saygıyla anar. Bazı istisnalar şüphesiz ki vardır, ancak zaman durdukça Türk Milleti Ata’sını yani Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü hatırlayacak ve hiç unutmayacaktır.

 

Atatürk’ün kim olduğunu, UNESCO’nun ifadesiyle bir daha hatırlarsak, Atatürk; Uluslararası anlayış, iş birliği ve barış yolunda çaba göstermiş, üstün bir kişi; olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş bir devrimci, sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder; insan haklarına saygılı, dünya barışının öncüsü; bütün yaşamı boyunca insanlar arasında renk, din, ırk ayrımı gözetmeyen eşsiz bir devlet adamı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusudur.”

 

Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmasını Atatürk ilke ve inkılaplarının bir bütün olarak uygulanmasında gören Atatürk, Türk inkılabını, sistemleştirilmiş fikir gücü ve geleceğe bakan yönüyle, bir ülkü olarak kabul etmektedir. Atatürk, bu ülküsünü, Millî Mücadele ile başlatmış, geliştirmiş ve Millî Mücadele’den sonra da karşılaşılan sorunlara uygun çözüm yolları arayarak, yılların oluşturduğu bir düşünce sistemi haline getirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, bugün, milletinden aldığı güç ve vakarla, İstiklal Savaşı’nın kazandırdığı itibarla bu hayatiyetini devam ettirmektedir.

 

Bugün, açık ve çelişkisiz bir dünya görüşüyle, donandığı meziyetleriyle bağımsız bir dünya, erişilmez bir irade, doğruyu ve güzeli izah eden mantık, sarsılmaz bir kararlılık, mutlak bir egemenlik timsali olan, kendisine çok şey borçlu olduğumuz Atamızı, Mustafa Kemal Atatürk’ümüzü, vefatının 85. yıldönümünde, değirmen ve sektör makineleri üreticileri olarak ülke sanayimizi, O’nun gösterdiği hedefler doğrultusunda, dünyanın en önde gelen leri sanayiler düzeyine çıkarabilme gayretiyle çalışmaya devam ederken, bir kez daha saygıyla, şükranla, özlemle ve rahmetle anıyoruz.

 

Ruhu şad, Mekânı Cennet olsun.

 

Zeki Demirtaşoğlu

 

DESMÜD Başkanı